Hukuk sistemimizde imza çok önemli sonuçlar doğuran bir işlemdir.
Çoğu kez ne yazık ki hukukla ilgili çok bilgisi olmayan kişilerin imzanın
nasıl, ne zaman ve ne şekilde kullanılacağı hakkında çok yetersiz bilgileri
olduğunu gözlemliyoruz. Bunun sonucu olarak da gerekli prosedürleri
bilmeden ve de bir hukukçuya danışmadan kullanılan imzalar telafisi mümkün
olmayan ve istenyen hukuki sonuçlar doğurabilmektedir. Bu sayfada Türk
Hukuk Sisteminde "imza" prosedürünün önemi ve imzanın ne şekilde
ve nelere dikkat ederek kullanılması gerektiğiyle ilgili çeşitli bilgiler
derlenmiş, ayrıca uygulamada sık rastlanan bazı olaylardan da örnekler
verilmiştir:
Pek az kişi maddi değeri en yüksek varlığının imzası olduğunun
farkındadır. Maddi durumunuz ne olursa olsun en değerli varlığınız
imzanızdır. İmzanız ile telaffuz dahi edilemeyecek miktarlarda borç altına
girebilir, tüm malvarlığınızı birine bağışlayabilir, pek çok suçu farkında
olmadan işleyebilir ve daha pek çok hukuki işlemi yapabilirsiniz.
Bu nedenle imzanızı herşeyden iyi korumanız ve çok dikkatli ve
bilinçli kullanmanız en önemli hukuki güvencenizdir.
Hukukda imza prosedürü
ile ilgili olarak dikkat edilmesi gereken noktalar şöyle sayılabilir:
- İmzanız kolay taklit edilemeyecek bir imza olmalıdır. Bu nedenle
paraf, basit işaretler, karalamalar, kısa imzalar kullanmaktan kaçınmanız
gerekir. En iyi imza açık isim ve soyadınızının tamamını kısaltmadan içeren
el yazınızdır.
- İmzanız en cimri şekilde harcamanız gereken maddi değerinizdir.
Nereye ve ne için harcadığınıza çok dikkat etmeniz gerekir.
- İmza attığınız her belge hayati derecede önemlidir. Bir belgeyi
konusu ne olursa olsun okumadan imzalamak yapılabilecek en büyük hukuki
hatadır. İmza attığınız bir belgedeki dipnotlar dahil, tek tek her harfi,
okuduğunuzdan emin olmanız gerekir.
- İmza attığınız bir belgede artık "karşıdaki kişiye
güvenmek" diye bir şey söz konusu değildir. Karşınızdaki kişi size
güvenmeyerek belge tanzim edip imza attırdığına göre siz de kendi
talepleriniz açısından aynı davranış içinde olmalı ve onun yükümlülükleri
için de ondan imza almalısınız. [Uygulamadan Örnek: Vadeli olarak beyaz
eşya satın alan kişilere beyaz eşya satıcıları uygulamada mutlaka her ödeme
tarihi için ayrı ayrı bono imzalattırmaktadırlar. Bununla birlikte
kendileri karşıdaki kişiye karşı hiçbir belge vermemektedirler. Oysa teslim
edilecek malın cinsi, renk, boyut gibi özellikleri, teslim tarihi, garanti
süresi, nakliye ücreti vb. konularında da onların alıcılara taahhüt
ettikleri konularda verdikleri sözlerle yetinmeyip onlardan da imzaları ile
bu hususu güvence altına almaları istenmelidir. Aksi taktirde verdikleri
sözler tutulmadığı zaman hukuki güvenceniz son derece azdır.]
- İmzanızla onaylanan yazılı bir belge hukuki mercilerde artık her
türlü tartışma ve polemiğe kapalıdır. Bu belgenin içeriğinin aslında farklı
bir şekilde olduğu, taraflarca daha sonra değiştirildiği, aslında değişik
bazı hüküm ve sonuçlar içerdiği gibi savunmaların hukuki değeri yoktur. Bu
nedenle imzanızı içeren bir belgenin tüm içeriğini tartışmasız şekilde
kabul ettiğinizi ve daha sonra bunun aksini tanıkla, vs. şekilde ispat
etmenin mümkün olmayacağını aklınızda tutmanız gerekir. [Uygulamadan Örnek:
konusu ne olursa olsun bir konu yazılı bir belge ile düzenlenmişse
mahkemede buna karşı yazılı belge harici hiçbir delil ileri sürülemez, bu
nedenle tanık vs. dinletmek mümkün değildir]
- İmzalanmış bir belge konusu ne olursa olsun taraflar arasındaki
tüm şartları, talepleri, konuşmaları içermelidir. Bunların bir kısmı
belgeye yazılır, diğer kısmı yazılmazsa, yazılmayan kısmı hukuki değerini
yitirecektir. O nedenle imzaladığınız belge hangi konuyla ilgili olursa
olsun, sizin tüm talep, istek ve beklentilerinizi karşılamalıdır.
[Uyguladan Örnek: Her konuda yapılan anlaşmalarda genellikle çok önemli bir
iki nokta senete yazılmakta geri kalan konularda taraflar birbirinin sözüne
güvenmeyi tercih etmektedirler. Oysa hukuki güvence için tarafların
birbirlerine verdikleri tüm sözlerin belgede yer alması gerekir.]
- İmzalanmış bir belgeye karşı yapılacak tüm iddialar (Bu belgenin
değiştiği, hukuki sonucunu yitirdiği, fesh olunduğu vs.) yine ancak bir başka
yazılı belge ile ispatlanabilir. O nedenle imzaladığınız bir sözleşmede
ileride olabilecek tüm değişiklikler ile bu sözleşmenin taraflarca sona
erdirilmesi, yeni şartlar getirilmesi vs. durumlarda mutlaka yeni bir belge
düzenlenmelidir. [Uygulamadan Örnek: Genellikle para borçlarında borç
alınırken bono verilmekte ancak borç ödendiğinde bono geri alınamamaktadır.
Oysa kötü niyetli bir alacaklı her zaman bu bonoyu kullanarak borcu ikinci
gere tahsil edebilir.]
Aynı şekilde kendinizi bir başkasının imzası ile güvence altına
almanız gerektiğinde de dikkat etmeniz gereken noktalar vardır. O nedenle
bir hukuki belge düzenlerken, karşınızdakinden imza almanız gerektiğinde şu
noktalara mutlaka dikkat ediniz:
- Karşınızdaki kişi imzasını mutlaka gözünüzün önünde atmalıdır.
“Ben bu belgeyi bir inceleyeyim, daha sonra imzalar getiririm” ya da “Ben
götürür imzalayacak kişiye imzalatıp getiririm” tarzındaki yaklaşımları
asla kabul etmeyin. Gözünüzün önünde atılmayan bir imzanın gerçekten
imzalaması gereken kişi tarafından atılıp, atılmadığını asla bilemezsiniz
ve o kişi tarafından atılmamışsa hukuki güvenceniz tamamen sona erecektir.
- Bazı kişiler -özellikle kendilerini zora sokacak bir belge
imzalamak zorunda kaldıklarında- ileride bu “imza benim değil” diyebilmek
için bazen gerçek imzalarını kullanmamak, paraf atmak ya da değişik ufak
karalamalar yapmak yollarına gidebilmektedirler. Bunun için mağdur olmamak
açısından imza atacak kişiden belgenin altına önce kendi el yazısı ile
ismini yazmasını istemek, daha sonra ise bunun altını imzalatmak oldukça
güvenli bir yol olacaktır.
- İmzalar atılarak hukuki prosedür tamamlanmadan asla diğer
işlemler yapılmamalıdır. Örneğin uygulamada çok rastlanan şekliyle kira
kontrası kiracı ya da kefiller tarafından imzalanmadan önce anahtar çeşitli
sebeplerle (evi boyama, mal taşıma vb.) kiracıya verilebilmektedir. Bu ve
benzeri örnekler son derece sakıncalı olup, imzalar tamamlanmadan hiçbir
diğer işlem yapılmamalıdır.
- İmza atacak kişi tanıdığınız bir kişi değilse nüfus cüzdanını kontrol
etmek gereklidir. Kendisinin A olduğu iddiası ile gelen ve A adına imza
atan bir kişinin gerçekten iddia ettiği kişi olup olmadığını anlamak
açısından güvenilir bir kimliğini (nüfus cüzdanı, ehliyet, pasaport)
kontrol etmek zorunludur.
- İmza atan kişinin oturduğu, çalıştığı yeri bilmediğiniz taktirde
ikametgah istemek de ileride bir hukuki işlem yapılması gerektiği taktirde
önemli olacaktır. Adresini bilmediğiniz bir kişiye karşı hukuki işlem
yapmak ve bunlardan sonuç almak son derece güçtür.
|